Ecel geldi baş ağrısı bahane.
Eceli gelen it, cami duvarına işer.
Eceli gelen köpek, cami duvarına siyer.
Ekmeden biçmek Allah’a mahsustur.
Ekmeği ekmekçiye ver, bir ekmek de üste ver.
El adama akıl verirde ekmek vermez.
El adamı var sever, er adamı sağ sever.
El adamın düşünü azdırır ama çimecek su vermez.
El adamın düşünü azdırırda suyunu ısıtmaz.
El ağzına bakan, avradını tez boşar.
El atına binen çabuk iner.
El ayranı ciğer soğutmaz.
El elden üstündür
El eli yur, el de döner yüzü yur.
El elin aynasıdır.
El elin nesine? Gülerek gider yaşına.
El eliyle yılan tut, bir ucunu yalan tut.
El gömleği ile gerdeğe girilmez.
El gör elini beğen, harman gör yelini beğen.
El işlerse ağız gevişler.
El yumruğunu yemeyen, kendi yumruğunu balyoz zanneder.
El, elin eşeğini türkü söyleyerek arar.
Elden ekmek yiyen yolda acıkır.
Elden gelen elli gün gitmez.
Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde gelmez.
Ele değen saman çuvalına da değer.
Ele verir talkını, kendi tutar salkımı.
Elin iyisinden, kendi kötümüz yeğdir.
Elti eltiyle iyi olsa da bohçası hamamda çekişir.
Emanet ata binen tez iner.
Emanet atın kuskunu yokuşta kopar.
Emanetin bağrı yufka olur.
Er dayıya, kız ebeye çekermiş.
Er dediğin oturunca bucağa, çekince kucağa yakışmalı.
Ergen gözü ile kız alma, gece gözü ile bez alma.
Erkek tazıya çul dayanmaz.
Eşeğe binen osuruğuna katlanır.
Eşeğe gerdan kır demişler, zartadan osurmuş.
Eşek eşeği öndüçlü kaşır.
Eşek tavlanmakla eşeklikten kurtulmaz.
Eski camlar bardak oldu.
Eskisi olmayanın yenisi olmaz.
Eskiye rağbet olsaydı, bitpazarına nur yağardı.
Eşeğe cilve yap demişler, tutmuş çifte atmış.
Eşeği süren, osuruğuna katlanır.
Eşeğin yoksa enişten de mi yok?
Et tırnaktan ayrılmaz.
Etme kulum bulursun, inileme ölürsün.
Evden kedi gitse yeri belli olur.
Fakiri dövme, üstünü yırt.
Fakirleri, hakir görme.
Fare çıktığı deliği bilir.
Fare olmadan çuval delinmez.
Fazla yüksekten atma, insanı uçuruma düşürür.
Fukaranın şaşkını, beyaz giyer kış günü.
Fukaranın tavuğu, tek yumurtlar.
Gardaş gardaşı atar, yar başında tutar.
Garip hırsızlığa çıksa, ay ilk aksamdan doğar.
Garip itin kuyruğu döşünde gerek.
Garip kuşun yuvasını Allah yapar.
Gavura kızıp oruç yeme.
Gavurun ekmeğini yiyen, gavurun kılıcını çalar.
Gayret ve sebat her zorluğu yener.
Geç olsun güç olmasın.
Gelin ata binmiş, gör nereye inmiş.
Gelin atta, kısmeti yâdda.
Gelini bindirmişler deveye, gör kısmet nereye.
Gençliğinde oynamadık tay olmaz.
Gençlikte kazan, kocalıkta ye.
Gıramınan yiyen dirheminen çıkarır.
Giden gelse dedem gelirdi.
Gökyüzünde düğün var desen, kadın merdiven kumaya kalkar.
Göl yerinden su eksik olmaz.
Göle su gelinceye kadar, kurbağanın gözü patlar.
Gönülsüz köpek kurda gitmez.
Görmediğin bir oğlu olmuş, tutmuş bacağını ayırmış.
Göz bakar can çeker.
Gurbette övünmek, hamamda türkü söylemeye benzer.
Güneş çarığı sıkar, çarık da ayağı.
Gardaş gardaşı atar, yar başında tutar.
Garip hırsızlığa çıksa, ay ilk aksamdan doğar.
Garip itin kuyruğu döşünde gerek.
Garip kuşun yuvasını Allah yapar.
Gavura kızıp oruç yeme.
Gavurun ekmeğini yiyen, gavurun kılıcını çalar.
Gayret ve sebat her zorluğu yener.
Geç olsun güç olmasın.
Gelin ata binmiş, gör nereye inmiş.
Gelin atta, kısmeti yâdda.
Gelini bindirmişler deveye, gör kısmet nereye.
Gençliğinde oynamadık tay olmaz.
Gençlikte kazan, kocalıkta ye.
Gıramınan yiyen dirheminen çıkarır.
Giden gelse dedem gelirdi.
Gökyüzünde düğün var desen, kadın merdiven kumaya kalkar.
Göl yerinden su eksik olmaz.
Göle su gelinceye kadar, kurbağanın gözü patlar.
Gönülsüz köpek kurda gitmez.
Görmediğin bir oğlu olmuş, tutmuş bacağını ayırmış.
Göz bakar can çeker.
Gurbette övünmek, hamamda türkü söylemeye benzer.
Güneş çarığı sıkar, çarık da ayağı.
Harman yel ile, düğün el ile olur.
Hasta yatan değil, eceli gelen ölür.
Havada ahreni ile uçmayan kuşun sesi havadan değil, tavadan gelir.
Haydan gelen huya gider.
Hazıra hanak, pişmişe konak.
Hem kız, hem baldırı düz hem de ucuz olur mu.
Her akla geleni işleme her ağacı taslama.